9 Mart 2010 Salı

Sağlıkçı Seher Tümer'ın Tutukluluğu Sürüyor

KESK/SES Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Seher Tümer'in bugünkü duruşması sonucunda da tutukluluk hali sona ermedi ve bir sonraki duruşma 18 Mart Perşembe günü, saat: 16:30’a ertelendi. 17 Nisan’da çalıştığı Dr. Zekai Tahir Burak Kadın Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde gözaltına alınıp tutuklanarak, Sincan F Tipi Cezaevi kadınlar koğuşuna atılan Seher Tümer, 11 aydır tutuklu. Aşağıda Bedriye Yorgun'un konuşma metnini görebilirsiniz.

SES Genel Başkanı Bedriye Yorgun’un konuşma metni


Basına ve Kamuoyuna

Ankara Şube Yönetim Kurulu üyemiz Seher Tümer 11 aydır hücrede tutuluyor. Seher Tümer hakkındaki suçlamalara dayanak olarak; SES Ankara Şubenin yöneticisi ve üyesi olarak katıldığı 2009 yılı Newroz’u, 8 Mart 2009 Dünya Emekçi Kadınlar Günü ve krize karşı KESK’in çağrıcılarından olduğu 29 Kasım mitingleri ile basın açıklamaları gösterilmiştir. Ayrıca evinde ve bilgisayarında bulunduğu iddia edilen; gazete, dergi, internetten indirilen yazılar, SES Ankara Şube Yönetim Kurulu üyesi olarak yürüttüğü çalışmalar, toplantı notları, kadın sorunu hakkında yazılmış makaleler hatta komisyon üyelik başvuru listesi delil olarak dosyada yer almıştır.

Hala bu ülkede, sendikal çalışmalarda yer almak, demokratik eylemlere katılmak suç sayılmaktadır. Sendika toplantı tutanakları, komisyon listeleri ise suç delilidir! Ortada delil yokken, suç varsayımı ile hareket etmek, buna uygun delil yaratmak neredeyse kurumsallaştırılmaya çalışılmaktadır.

Dr. Zekai Tahir Burak Kadın Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde toplu bebek ölümlerinin sorumluları bugün görevleri başında dururken ve soruşturulmalarına bile izin verilmezken bu olayı kamuoyuna duyuran sendikamızın şube yöneticisi cezalandırılarak intikam alınmaya çalışılmaktadır. Bu dava ile Zekai Tahir Burak Doğumevi’ndeki toplu bebek ölümlerinin kamuoyuna duyurulması arasındaki ilişkinin bir kere daha altının çizilmesi gerekir.

Seher TÜMER’in ifade ve örgütlenme özgürlüğü hakkını kullanması nedeni ile tutuklu olarak yargılanmasının adil yargılanma hakkı ilkesine uygun olmadığını düşünmekteyiz.

Tutuklamalar artık bir cezalandırmaya dönüşmüştür. Bu cezalandırmaların son bulması için sendikamız Ocak ayından itibaren ulusal ve uluslararası alanda bir imza kampanyası başlatmıştır.

EPSU’nun uluslararası düzeyde yürüttüğü imza kampanyasına 65 ülkeden 2152 sendika yöneticisi katılmıştır. Türkiye’de başta aydın, sanatçı, sendikacı, milletvekili olmak üzere binlerce sağlık emekçisinin imzaları Adalet Bakanlığına teslim edilmiştir. Yine uluslararası alanda 65 ülkeden Adalet Bakanlığına ve Başbakanlığa çok sayıda protesto mektubu gönderilmiştir. Bugüne kadar arkadaşlarımızın özgürlüğüne kavuşması için eylemlere katılan, sendikamızla dayanışma içerisinde olan, imza atan, konuyu gündemde tutmaya çalışan herkese teşekkür ederiz.

Buradan ilgililere bir kez daha sesleniyoruz. Şube yöneticimizin yaklaşık 1 yıldır süren tutukluluk hali cezalandırmaya dönüşmüştür, tutukluluk haline bir an önce son verilmelidir.


09.03.2010, SES MERKEZ YÖNETİM KURULU


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder